Hisse senedi opsiyon planı kapsamında kimin yükümlü olduğu sorusu aynı şekilde cevaplanamamaktadır. Onuncu Senato, 28 Mayıs 2008 (10 AZR 351/07) tarihli kararında, çalışanın işvereniyle yaptığı hisse senedi opsiyonlarının verilmesine ilişkin bir anlaşmadan doğan taleplerin iş ilişkisinin bir parçası olduğuna karar vermiştir.

İşverenin yöneticilerine hisse senedi opsiyonları vermesi durumunda, kullanım koşulları Alman Medeni Kanunu’nun (BGB) 305 ve devamı uyarınca içerik kontrolüne tabidir. Bu içerik kontrolünde bağlayıcı ve hak kaybına ilişkin hükümlere ilişkin diğer özel ücretler için geliştirilen esaslar tam olarak kullanılamamaktadır. Diğer özel bonusların aksine hisse senedi opsiyonları çok daha spekülatif bir karaktere sahiptir.

Prensip olarak bu durum, işveren tarafından operasyonel nedenlerle iş akdinin feshedilmesi durumunda da geçerlidir. Abonelik hakkının, AktG Kanununun 193. Maddesinin 2. Fıkrasının 4. Fıkrasında öngörülen en az iki yıllık bekleme süresi sona erdikten sonra dahi, süresiz bir iş ilişkisinin varlığına bağlanması halinde, bu düzenleme genel olarak işçiyi makul olmayan bir zarara uğratmamaktadır. İş ilişkisinden ve bu ilişkinin feshedilmesinden kaynaklanan tüm taleplerin çözümlendiği tazminat hükmü, genel olarak, katılma haklarının işveren tarafından verilmiş olması durumunda, hisse senedi opsiyonlarından kaynaklanan talepleri de kapsar.